‘Ve o perde-i rahmet üstünde dahi, bütün rızka muhtaç zîhayatların lâyık ve mükemmel bir tarzda iâşeleri ve erzakları, bilbedâhe, terbiyekârâne bir rezzâkıyet ve şefkatkârâne bir rububiyeti gösterir. Ve o terbiye ve idare, bizzarure bir Rezzâk-ı Kerîmi gösterir.’ 33. Söz, 16. Pencere
Terbiye kelimesini yanlış biliyoruz biraz. En güzel hale getirecek şekilde hazırlamak gibi bir anlamı var aslında. ‘Terbiyekarane bir rezzakıyet’ denirken de aynısı kast edilmiş. Şefkat ve ilgiyle, en güzel şekilde rızık vermek anlamında.Rızkın böyle verilmesi, elbette bu güzel hazırlayışı yapan Birinin olduğunu gösteriyor.
Mutfakta çorbalara ya da başka yemeklere yaptığımız ‘terbiyeler’ doğru anlama geliyor. Güzelleştirmek için.
Kaç haftadır pazarda enginarlara ‘dur daha çok pahalı, dur daha zamanı değil’ diyerek bakarken bu hafta dayanamadım aldım. Aldım hevesliyim fakat eve bir geldim yine aynı havuçlu bezelyeli halini yapmak istemez halde buldum kendimi. Azıcık tariflere bakayım dedim, karşıma hem pek bi kolay hem pek bi lezzetli olduğunu söylenen harika bir tarif çıktı.
Denedim gördüm ki terbiye gerçekten ‘güzelleştirmiş’ enginarı.
Malzemeler:
- 5 adet enginar
- Kaynar su
- Zeytinyağı
- Tuz
- 1 yumurta
- 1 limon suyu
- 2 çorba kaşığı un
Yapımı:
1. Enginarları ortadan dörde bölüp bol suda suda kaynamaya alalım.
2. Tuz, zeytinyağı ilavesiyle iyice pişirelim.
3. Kenarda bir kavanozda yumurta, un ve limon suyunu iyice çırpıp kaynayan sudan da biraz ilave edelim.
4. Enginarlar pişerken suyunu kontrol edelim. En son üzerini biraz geçmiş hale gelmesi için su ilavesi yapabiliriz.
5. Karışımı enginarların üzerine dökelim ve hızla karıştıralım topak olmaması için. Üzerine nane ya da dereotu ile sıcak sıcak servis edelim.