
Bir yakınımız kocaman bir balkabağı hediye getirince bununla tatlı dışında neler yapabiliriz arayışına girdim. Çoktandır denemek istediğim balkabağı çorbasını yapmak için yol açıldı.
Önce internetteki tariflere göz gezdirdim. Tadı şekerli gibi oluyor diye şikayet edenler, içine patates katmayı tavsiye ediyorlardı. Tuzunu ve karabiberini bol katınca şekerli tadın gittiğini söyleyenler, mutlaka defne yaprağı ve muskat katmak gerektiğini söyleyenler vardı. Hepsini dikkate alıp, aşağıdaki gibi bir tarif çıkarttım. Şekerli gibi olmasın diye havuç miktarını da azalttım.
Balkabağının yarısı hala duruyor. Bitmeden yine yapmalıyım çünkü gayet hoş bir kış çorbası oldu. Çocukların bile beğenmesine şaşırdım. Yalnız mutlaka sıcak sıcak içilmeli, biraz soğuyunca aynı lezzeti bulamadım ben.
Malzemeler:
- Zeytinyağı
- 1 orta boy kuru soğan
- 1 orta boy patates
- 1 dilim balkabağı (400-500 gr. kadar)
- Yarım havuç
- 1 dolu çorba kaşığı un
- 2 diş sarımsak
- 1 çorba kaşığı toz kırmızı biber
- 1 çay kaşığının ucuyla rendelenmiş muskat
- 1 adet defne yaprağı
- 2 tatlı kaşığı tuz
- Bol karabiber
- Kaynar su
Yapımı:
Soğanı yemeklik doğrayıp zeytinyağında kavurmaya başlayalım. Unu da ekleyip kavurmaya devam edelim. Ne kadar sağlıklı olduğu tartışılır ama sebze çorbalarında soğanla birlikte un kavurmak, beğenilmeyecek o çorbaya lezzet katıyor ve severek yenmesine sebep oluyor. Bu da bir püf noktası, ama yakmamaya dikkat 🙂
Kabuklarını soyup küp küp doğradığımız balkabağı, patates ve havucu tencereye atalım. Altını kısıp yavaş yavaş bu sebzeleri de karıştırarak kavuralım. Doğranmış sarımsak, kırmızı biber, minik minik doğradığımız defne yaprağı ve rendelenmiş muskatı ekleyelim. Üzerini 4-5 parmak geçecek kadar kaynar suyu ilave edelim, tuzunu atıp kaynamaya bırakalım. Sebzeler yumuşacık olana dek pişirelim.
Ben düdüklü tenecerede, kaynadıktan sonra yarım saat pişirdim. Kapağı açıp patates eziciyle çorbayı püre haline getirdim. Kıvamı biraz koyuydu, açmak için biraz daha kaynar su eklemek gerekti. Ve tekrar altını açıp kaynattım. Bu aşamadan sonra azar azar karabiber ekleyip arada bir tadına baktım. Toplam 2 tatlı kaşığı eklemişimdir herhalde. Kabak şekerli olduğu için acı tadı olmuyor. Sadece çorbayı içerken boğazınızda bir buğulanma oluyor 🙂
Çorbayı püre haline getirmek için blendır da kullanabilirsiniz ama sebzelerin taneleri kaybolunca hemen blendırı kapatın derim. Aşırı çırpmaya göre böyle daha lezzetli olduğunu düşünüyorum.
Hiç bu kadar uzun çorba tarifi yazmamıştım ama her zaman yapılmayan çorbalarda detaylara dikkat gerekiyor, ki lezzeti yakalayabilelim ve bir daha yapmak için hevesimiz kırılmasın.
Afiyet şifa olsun.